Göz Göre Göre Şüphelenmemek

Şizofren çeşitli bahanelerle (Şüphecilik hastalıktır, şüphe psikolojiyi bozar, şüphe insanın düşmanıdır) göz göre göre şüphelenmez. Direk kendini inanmaya teslim eder. Yada güvenir hiç kuşkulanmaz karşındakinden doktordan hocadan yada herhangi birilerinden. Yada göremez şüpheli noktayı. İnanır, inanır, inanır..... Soyunur, Bağırır, Atlar, İçer, Biçer, Döver, Saldırır, Öldürür, Ölür.......


Şüphe... Şüphe dosttur.... Şüphe ilaçtır... Şüphe Huzurdur...... Şüphe Rahatlıktır.... Şüphe Hayattır.....

Kardeşim bilmıyorum yazdığın hıç bışe gercekle alakalı deyıl senı yazdıklarını sadece akılı sandığınız akıllılar yapıyor zaten toplum önyargılı hayata zor tutunuyoruz amcın destek olmakmı yoksa dışlanmamıza neden olmakmı bak burda kaç kişiyiz belkıde yarın birileri sesimizi yuycak acaba senın yazdığın gibimi düşüncek bizi bi düşünsene yada şöyle sorem kimi öldürdün kimi dövdün kimi biçtin kime saldırdın hiç kimseye dedıyını duyargibiyim öyle bırı olsak zaten teknolojiyide kulanamzdık deyılmı neden bizi üzüyorsun bak ben evliyim evliliyim çokta mutluyum bunuda düşün sen aslında merhamet dolusun neden neden neden böyle yazıyorsun bilmiyorum ama aynı kaderi paylaşıyoruz sana kızamıyorum sevgiyle kal.

Gerçekle alakalı olmadığı kanaatine varmanız bilimin uzmanlık gerektirdiğine inanmanız ve doğruyu birilerine dayandırmanız. Size göre bişeyi bir kişi yada bir bilim dalı mensupları/çalışanları bilir herkes bilemez. Size benim cahil anam sizin cahil analarınız psikolojiyi, biyolojiyi biliyomuş desem inanmazsınız.
Öyle biri değilsinizdir ama olmamaya garanti veremezsiniz versenizde inanmam. Çünkü ben aklıma bile gelmeyen şeyleri yapacaktım. Eğer düzelmeseydim, ben gerçekten nasıl bunları yapacakmışım/yapmışım diyemeden ölecektim.
Amacım doğruyu yazmak. Doğru acı veya tatlı, doğruda merhamet yada zalimlik aranmaz. Doğrumu değil mi ona bakılır. Ama doğru olan her zaman tatlıdır bunu unutmayın. Doğruyu bilen insan acı çekmez, doğruyu bilen insan sıkılmaz, doğruyu bilen insan sorun mutsuzluk yaşamaz. Ben burda bunları yazarken siz kızıyor olabilirsiniz (bende kızmıştım bişeyin yok diyenelre zamanında) ama yazılan söylenen doğru ister kızın ister kızmayın.
Biz sizinle aynı kaderi paylaşmıyoruz. Ben şizofreniyi bitirdim.
Bir şüphelenin, birazcık şüphelenin, korkmadan, ürkmeden, gerisi gelecek, yavaş yavaş sakin sakin başlayın. Şüpheyle başlayın şüpheyle devam edin şüpheyle bitirin. Şüphelenmelisiniz. Sizin aleyhine olanı kötülük/düşmanlık/zalimlik görmeden yapın şüphelenmeyi. Gerekçe başka bu yalanların. Dünya'da bir bilimsel terör var size öyle diyim. Ama bu terör bir çıakrcı/bir düşman/bir zalim değil. Terör gerekli olduğu için terör.

seni anlıyorum o bakımdan bende bıtırdım sana kızmıyorum kımse kımseyı deyıştıremez onda uğraşmıyorum sadece bende bıldıklerımı yazdım bak konuşunca nasıl anlaşıyoruz nden tartışalımki senın ndemek istdıyını anlıyorum ama senın gibi anlatamıyorum zaten toplum çok acımasız bıde senın yazdıklarını gördülermı daha cok dışlanma olmazmı oysa bız ıyleşen hastalar ön yargıları yıkmak için kulansak bıldıklerimizi olmazmı sevgıyle kal

Nasıl dışlanma anlamadım. Neden dışlanalım ki? Veya dışlanma mantığı ne ki? Sosyalliğin, toplumda kariyerin ne anlamı var ki? Siz bu toplumsal kariyer oyununa gelmeyin. Bu oyun sizin hayatınızı yıkar. Üniversite mzunu olmak dedim ve yazdım. Kariyer oyunu ordaki anlatım. İnsanı cinayete kadar ---üren bi oyun bu... Toplumsal dışlanma yada toplumsal içlenme her ikiside anlamsız bir kavga. Önemli olan toplumdaki yeriniz değil, hayattaki yeriniz..

tecasbcops: Toplum hayat dediğin kavramın bir parçasıdır. Tek başına kimselerin olmadığı yere gidip yaşabilirsin toplum istemiyorsan. Toplum her insan için önemlidir. En önemlisi fırıcının yaptığı ekmeği yiyorsun, bakkaldan gazeteni alıyorsun, marketten makarnananı alıyorsun, belediyenin evine kadar getirdiği suyu içiyor, bulaşıklarında kullanıyorsun, belediyenin koyduğu çöp kovalarına çöpünü atıyorsun. Para çekmek için bankaya gidiyorsun, toplu araçları kullanıyırsun bunun için yada özel aracını, sonuçta ikiside yakıtla çalışıyor, benzin almaya gidiyorsun .... Gün içinde yaptığın herşeyi düşün ince ince toplum olmadan toplumda sevilip sayılmadan dışlanmadan senin tek başına ne önemin var??

Tek başına yaşamayı niye çıkartıyon burdan anlamadım. Toplumsal kariyer düşüncesi ve sosyalleşme özlemini anlattım ben. O saydığın şeylere ihtiyacın yok hemen hemen. Gazeteyi, fırıncının ekmeğini, çöpçüyü ne yapıcan. Kendi çöpünü kendin imha et, gazetede yazanlar ne, neyine yarıyor, markette olanlar neyine yarıyor, kendi suyunu kendin getir evine, ..... Ben düşündüm gökyüzü, ince ince kalın kalın derin derin sığ sığ düşündüm. Tekrar söyliyim, ben görerek (inanarak değil) hareket ediyorum ve dolayısıyla gayet kendimden eminimdir demi. Görmek gayet kesin sonuçtur demi. Sen doğalgazı igdaşın elektriği tedaşın getireceğine inanırsın, bunları kendin basit bi şekilde üretebileceğini bilmezsin demi.

Kendi işini kendin gör.....
Kendini kendin bil......

Sen doğalgazı igdaşın elektriği tedaşın getireceğine inanırsın, bunları kendin basit bi şekilde üretebileceğini bilmezsin demi.


Görmemizi sağlayacak kesin delilller sunmuyorsun, ayrıca çöpümü kendim imha edersem ne kadar hijyenik olur yada doğaya zarar vermeden nasıl yaparım bunu.
Neyse yaaa seninle tartışamayacağım.

gökyüzü ben delil sunmak yerine görebileceğini anlatıyorum herşeyi. Bu sana neyi ifade ediyor. Köklü bir çözümü ifade etmiyor mu? İliim/bilim/hastalık dediğiniz nokta görülebilen bir şey diyorum. İnanılarak değil görerek öğrenebilirsiniz ve öğrenmelisiniz herşeyi diyorum. Kendin bilmelisin kendini diyorum. O zaman bambaşka şeyler görecek ve bambaşka insan olacaksınız. Bambaşka bir dünya, bambaşka bir hayat görecek, kuracak ve yaşayacaksınız. İnsanların bir cehennem azabı denecek kadar acı çektiklerini, normal zannettiğiniz, hayatın kuralı, gerçeği zannettiğiniz şeylerin bir hayal olduğunu, hayatın kumar olmadığını, bakışınızdan yürüyüşünüze, tırnağınızdan iç organlarınıza kadar herşey değişecek. Gripten nezleye, şekerden kalbe hiç bir sorununuz çıkmayacak. Olmayacak sandığınız şeylerin olduğunu/olabildiğini, olacak sandığınız şeylerin olmadığını/olamadığını göreceksiniz.

.

.

.

he gökyüzü bak çöp dedinde aklıma geldi. Büyükçekmece Belediyesi duysun sesimi bari. Çöp konteynerları bizim apartmanın tam önünde. Saat 23:45 ve gece 04:00 a kadar olan saatlere kadar, har har hur hur, arkadaş gündüzler bitti sanki gece çöp kamyonu geliyo çöp alıyo. Birde bağıra bağıra. Gürültü kirliliği bir yandan, birde bu çöp konteynarların kokusu pisliği sivrisineği bi yandan, görüntü kirliliği bir yandan. Belediye geliyo adamın üç kuruş kazandığı dükkanın bilmem neresi görüntüyü bozuyomuş diye yıkmasını biliyo bu çöp konteynerlarını kaldırmasını bilmiyo.

Herkes kendi çöpünü kendi imha etse böyle şeyler olmayacak dimi gökyüzü.