Şizofreni Hastaları ve Yakınları Dayanışma Forumu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap
Kimler hatta?
Toplam 68 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 68 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Bütün listeye bak

En son konular
Yuzde yuz kurtuluyorsunuz23/01/18, 05:37 pmözgür3535
Yardım lütfen.08/01/18, 02:51 amŞener
Öğretmen Kemal02/01/18, 08:32 pmdeathstars
neden kimse yazılanlara cevap vermiyor.01/01/18, 02:52 pmdeathstars
tanışma01/01/18, 02:35 pmdeathstars
şizofreni ve müzik30/12/17, 09:37 pmdeathstars
kendi kendime cok konusuyorum30/12/17, 09:31 pmdeathstars
Dost Rumuzlu Üye30/12/17, 08:53 pmdeathstars
Anahtar-kelime

şuanda  Forum  dinliyorsunuz  


Aşağa gitmek
rockermen
rockermen
Gedikli Üye
Gedikli Üye
Mesaj Sayısı : 108
Yaş : 41
Şehir : ankara
Puan : 0
Puanlar : 299
Kayıt tarihi : 01/11/10

Amelie Empty Amelie

11/01/11, 02:58 pm
Yapım:2001 ~ Almanya, Fransa

Tür: Dram, Komedi, Romantik

Yönetmen:Jean Pierre Jeunet

Senaryo:Gauillaume Laurant, Jean-pierre Jeunet

Yapımcı:Claudie Ossard, Jean Deschamps, Arne Meerkamp Van Embden, Jean-marc Deschamps, Helmut Breuer

Görüntü Yönetmeni:Bruno Delbonnel

Müzik:Yann Tiersen

Süre:2 saat 2 dk

Oyuncu Kadrosu :

Audrey Tautou - Amélie Poulain
Mathieu Kassovitz - Nino Quincampoix
Serge Merlin - Raymond Dufayel
Rufus - Raphaël Poulain - Amélie'nin babası
Lorella Cravotta - Amandine Poulain, Amélie’nin annesi
Yolande Moreau - Madeleine Wallace/Wells, apartman yöneticisi
Arthus de Penguern - Hipolito, yazar
Urbain Cancelier - Collignon, manav
Jamel Debbouze - Lucien, manavın çırağı
Dominique Pinon - Joseph
Isabelle Nanty - Georgette
Maurice Benichou – Dominique Bretodeau
Clotilde Mollet – Gina
Claire Maurier – Suzanne

konusu:

Amélie Poulain, bir doktor olan babası tarafından diğer çocuklardan, kalp hastalığı olduğu gerekçesiyle, uzak yetiştirilen bir çocuktur. Aslına bakılırsa babasının yanlış bir teşhisidir bu, çünkü Amélie’nin babasıyla kurduğu nadir fiziksel temas babasının sağlık kontrolleriyle gerçekleşmektedir ve bu kontroller sırasında Amélie heyecanlanmakta, kalp atışı hızlanmaktadır. Amélie’nin annesiyse, en az babası kadar nevrotik bir kadındır. Amélie küçük bir çocukken, annesi, Notre Dame Kilisesi’nin tepesinden atlayan bir kadının üzerine düşmesi sonucu vefat etmiştir. Böylece babası daha da sessiz ve silik biri olmuş, kendisini eşi için ilginç bir anıt mezar düzenlemeye adamıştır. Amélie de bu yalnızlığın ortasında kendini eğlendirebilmek için, oldukça ilginç ve derin bir hayalgücü geliştirmiştir.

Büyüdüğünde, Amélie Montmartre’da bir café olan ve eski bir sirk göstericisi tarafından yönetilip, birçok ilginç kişinin çalıştığı Çift Değirmen’de garson olarak çalışmaya başlar. 22 yaşındayken, Amélie için hayat oldukça basittir; kahramanımız birkaç başarısız romantik ilişki denemesi sonucunda, kendisini crème brûlées’siyle bir çaykaşığı ile oynamak, gün ışığında Paris’te yürüyüşe çıkmak, St. Martin’s Kanalı’nda taş sektirmek, yüzeyi hoşuna giden taşları toplamak gibi çeşitli küçük zevklere adamış ve hayalgücünü tamamen serbest bırakmıştır.

Hayatı, Prenses Diana’nın öldüğü gün değişmeye başlar. Haberlerden duyduğu şoku takiben yaşadığı bir dizi olay sonucunda, gevşemiş bir banyo fayansının arkasında, bir çocuğun yıllar önce saklamış olduğu metal bir kutu bulur ve bu kutunun sahibini aramaya çalışır. Bu arayış içerisinde kendisiyle bir anlaşma yapar; eğer kutunun sahibini bulursa, hayatını iyiliğe adayacaktır. Bulamazsa da… Ne yapalım.

Pek çok yanlış tahminin ardından, kendisiyle aynı apartmanda yaşayan “kristal adam” lakaplı ressam Raymond Dufayel’in yardımıyla, kutunun gerçek sahibini bulur ve çeşitli numaralarla kutuyu sahibine iletir. Ardından adamı gözler ve üzerinde yarattığı mutluluğu görünce, diğer insanların hayatında güzel şeyler yapmaya karar verir. Bu Amélie’yi gizli bir adaleti sağlayıcı ve koruyucu melek yapar hayatına etki ettiği insanların gözünde. Babasının hep hayalinde olan dünya turuna çıkmasını sağlar, iş arkadaşlarına, apartmanın yöneticisine, manavın çırağı Lucien’e gizlice pek çok iyilik ve sürpriz yapar.

Ancak Amélie diğer insanlarla ilgilenirken, kimse kendisiyle ilgilenmemektedir. Başkalarının mutluluğu yakalaması için uğraşırken, kendi yalnızlığını sorgulamaya başlar. Bu sorgulama, pasaport için fotoğraf çekilen fotoğraf kulübelerinden, kenara atılmış, yabancılara ait vesikalık fotoğrafları toplayan, tuhaf karakter Nino Quincampoix ile olan bağıntısını görünce daha açık ve rahatsız edici olmaya başlar. Her ne kadar Nino’yu kendi yöntemleriyle pek çok dolambaçlı şekilde cezbetmeye çalışsa da, özünde utangaçtır ve Nino’ya yaklaşamamaktadır. Ancak Raymond’ın öğütleri sonunda, başkalarının mutluluğu için uğraşırken kendi mutluluğunu da elde edebileceğini öğrenir...


Sayfa başına dön
Similar topics
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz