.
+4
arif
Gökyüzü
ibrahim uyanık
iyikiben
8 posters
2 sayfadaki 2 sayfası • 1, 2
- enarYeni Üye
- Mesaj Sayısı : 1
Yaş : 54
Puan : 0
Puanlar : 1
Kayıt tarihi : 07/01/12
Geri: .
07/01/12, 03:06 pm
Aslında üye olmayı da, burada yazı yazmayı da düşünmüyordum ama, bir iki satır yazmadan geçemiyeceğim. 22 yıllık evli eşi şizofreni olan 42 yaşında bir çaresizim. Eşimle çok severek evlenmiştim. Birkaç yıl sonra ondaki bazı değişiklikler dikkatimi çekti. Gençliğin de etkisiyle o zamanlar çok da önemsememiştim. Gün geçtikçe tedirgin durgun sinirli küfürbaz saldırgan biri olup çıktı.İşin garibi sevgiden midir yoksa bu değişikliklerin seneler içinde sinsice artmasının verdiği bir alışkanlıktanmıdır bilemiyeceğim, eşimin hasta olabileceğini aklıma bile getirmemiştim. Yalnızca hayatımın günden güne karardığının farkındaydım. Bundan 4 sene önce eşimin bazı sesler duyduğunu ve garip yaratıklar gördüğünü söylemesiyle bir doktora gitmemiz gerektiğini akıl edebildim nihayet. İlk doktorumuz doğru düzgün bir açıklama bile yapmadan bazı ilaçlar verdi. Eşim bu ilaçların kendisini öldüreceğini düşündüğü için hiçbirini kullanmadı. İkinci doktor da eşimde şizofreni belirtileri olduğunu söyledi ve adını hatırlayamadığım bazı ilaçlar verdi. Tabiki eşim yine aynı sebeple üstelik beni de suçlayarak ilaçları kullanmadı. Sonunda sadece psikolojik hastalarla ilgilenen bir hastaneye büyük cebelleşmeler soncunda eşimi ---ürebildim. Doktor kesinlikle yatırılması gerektiğini söyledi, tabi bu seferde uçuk kaçık tedavi masrafları yüzünden bunu başaramadık, zaten eşimde kaçmak için kapıyı gözlemekteydi. Doktor bana bir kağıt imzalatıp sorumluluğu tamamen bana havele ettikten sonra eşimi bir devlet hastanesine de ---ürebileceğimi hatırlattı. Bu fikre de, hastanenin kötü şöhretinden dolayı ben yanaşmadım. (Belkide ben yanlış biliyordum benim cahilliğimdi) Risperdal ve birkaç ilaç daha verdiler. Eşim yine kabul etmeyince, doktorun da onayını alarak gizlice ben eşime içirmek zorunda kaldım. Bir yandan da doktorla irtibatımı kesmedim ama bir daha eşimi doktora ---ürmek mümkün olmadı. Daha sonra bu ilacın solisyonu olduğunu doktordan öğrendim ve onu kullandım. Evet sesler ve hayaller kayboldu ama sinirlilik saldırganlık gelecek endişesi hiç bitmedi. Artık bir evlilik yürütmüyoruz. Sadece kızımla birlikte eşiminde içinde bulunduğu hayatı yaşamaya çalışıyoruz. Erkeklere haksızlık etmeyin, bakın boşanmadan sabreden erkeklerde var. Gerçi bunun cinsiyetle de alakası olduğunu düşünmüyorum. Neyse, şimdi geldiğimiz noktada robotlaşmış, hayattan tad alamayan, gülemeyen, umutlanamayan, 19 yaşında bir kız çocuğu ve babası var, tabi bunların hiç birinin farkında olmayan birde annesi. Şimdi bakın bakalım şizofreni ve evlilik ordan nasıl görünüyor bu yazılanlar ışığında. Ya da söyleyin bakalım bu durumdaki baba eşini mi kurtarmalı kızını mı? Bir karar aşamasında, sitelerde bilinçsizce bir çare ararken gördüm ve yazmak istedim. Biraz uzun oldu kusura bakmayın, kalın sağlıcakla.
Not: Okuduklarımdan anladığım kadarıyla buraya yazan kişiler durumlarının farkında ve bu çok olumlu birşey. Lütfen tedavilerinizi ihmal etmeyiniz. Hastalığını senelerdir kabul etmeyen bir bayanın eşi olarak bunu kayda değer gördüğümü ,sevindiğimi ve bunun ne kadar önemli olduğunu belirtmek istedim.
Not: Okuduklarımdan anladığım kadarıyla buraya yazan kişiler durumlarının farkında ve bu çok olumlu birşey. Lütfen tedavilerinizi ihmal etmeyiniz. Hastalığını senelerdir kabul etmeyen bir bayanın eşi olarak bunu kayda değer gördüğümü ,sevindiğimi ve bunun ne kadar önemli olduğunu belirtmek istedim.
2 sayfadaki 2 sayfası • 1, 2
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz