Şizofreni Hastaları ve Yakınları Dayanışma Forumu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap
Kimler hatta?
Toplam 62 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 62 Misafir :: 2 Arama motorları

Yok

Bütün listeye bak

En son konular
Yuzde yuz kurtuluyorsunuz23/01/18, 05:37 pmözgür3535
Yardım lütfen.08/01/18, 02:51 amŞener
Öğretmen Kemal02/01/18, 08:32 pmdeathstars
neden kimse yazılanlara cevap vermiyor.01/01/18, 02:52 pmdeathstars
tanışma01/01/18, 02:35 pmdeathstars
şizofreni ve müzik30/12/17, 09:37 pmdeathstars
kendi kendime cok konusuyorum30/12/17, 09:31 pmdeathstars
Dost Rumuzlu Üye30/12/17, 08:53 pmdeathstars
Anahtar-kelime

şuanda  Forum  dinliyorsunuz  


Aşağa gitmek
MEHRİ
MEHRİ
Asil Üye
Asil Üye
Mesaj Sayısı : 99
Yaş : 55
Şehir : istanbul
Puan : 0
Puanlar : 132
Kayıt tarihi : 27/02/10

şizofreni Empty şizofreni

25/03/10, 03:38 pm
Şizofreninin ortaya çıkışı değişik şekillerde olabilir. Bazı hastalarda aniden ortaya çıkabileceği gibi çoğu hastada sinsice yavaş yavaş gelişir. Yavaş seyir gösteren şizofrenide başlangıçta dikkat toplama güçlüğü, toplumsal ilgiyi kaybetme, içine kapanma, kendine bakımda azalma, dini uğraşılarda artma veya kara sevdaya tutulma gibi belirgin olmayan ve ilk bakışta şizofreniyi düşündürmeyen belirtiler görülebilir ve sıklıkla başka psikiyatrik hastalıklarla karıştırılır. Bu başlangıç belirtilerinin ardından birkaç ay veya yıl içinde de tüm belirtileri ile hastalık ortaya çıkar. Hastalar sıklıkla garip davranışlar ve konuşmalar sergilerler.Gerçekte olmayan sesler işitmeye ve hayaller görmeye başlarlar. Bazı hastalarda garip pozisyonlarda uzun süre durma, bazılarında hiç hareket etmeksizin uzun süre sessiz kalma veya aşırı hareketlilik görülebilir. Yavaş seyir gösteren şizofreninin yanında hızlı seyir gösteren şizofreni de olabilir. Bu hastalarda ise belirtilerin çoğu bir arada aniden ortaya çıkar.Bazı hastalarda belirtiler hafif seyrederken bazılarında şiddetli semptomlar olabilir ve bu durumda hastaları kontrol etmek güçleşebilir. Şizofrenide görülen belirtiler iki başlık altında toplanır: pozitif belirtiler ve negatif belirtiler. Her hastada bu belirtilerin tümü bir arada görülmez.
Şizofreninin tipine göre belirti kümeleri de değişir. Örneğin paranoid şizofrenide şüphecilikle ilgili belirtiler baskındır. Paranoid şizofrenlerde sık görülen temalardan bazıları şunlardır: kendisine kötülük yapmak isteyen kişiler veya güçler vardır, bununla ilgili sesler işitmektedir, bu nedenle evde perdeleri kapatıp oturmakta, yemek yerken zehirlenme riski olduğunu düşünerek yemeği kendi önünde hazırlatmakta veya kendi yaptığı yemeği yemektedir. Odasına dinleme cihazları yerleştirilmiştir, bu nedenle odasında temkinli konuşmaktadır, eşi kendisini aldatmaktadır, v.b. Basit şizofrenide ise toplumsal çekilme, içine kapanma, sosyal aktivitelerde azalma, kendine bakımın düşmesi gibi belirtiler dışında fazla bulgu olmayabilir. Pozitif belirtilerde; şüphecilik, işitme varsanılar ve garip davranışlar sıktır.Hastalarda düşünce ve konuşmada kopukluk görülebilir. Konuşurken konudan konuya atlama, içerik olarak bir anlam ifade etmeyen sözcükleri birbiri ardına sıralama sonucu dinleyenler tarafından bir anlam ifade etmeyen sözcük salatası dediğimiz içeriği boş, anlamsız ve karmaşık konuşma biçimi görülebilir. Bazende hastalar kendileri kelime uydururlar, bu kelimeler kendilerince bir anlam ifade etmektedir.Aslında anlamsız gibi görülen konuşmaya dikkat edilirse çokta anlamsız olmadığı içeriğinin olduğu görülebilir. Bu konuşma biçimi kişinin çağrişimlarının hızlanması ile ilgilidir. Düşüncede bu hızlanmanın yanında duraklamalar da görülebilir.
Hastalar konuşurken ani duraklamalar, bloklar genelde buna bağlıdır. Düşünceler genelde çocuksu ve büyüseldir. Hastalarda gerçekle bağlantısı olmayan inanışlar görülebilir. Bu hastalarda görülen bazı düşüncelere şu örnekler verilebilir; telefonları dinlemekte, insanlar kendisini takip etmekte, herkes düşüncelerini bilmektedir, kötülük yapmak isteyen kişiler vardır, hatta ev içindeki yakınları bile kötülüğünü istemekte ve kendisine zarar vermek için planlar yapmaktadır,televizyondan mesajlar almakta, herkes kendisine manalı manalı bakmaktadır, iç organları parçalanmış ve yok olmuştur, telepatik güçleri vardır, uzaylılar kendisi ile bağlantı kurmaktadır v.b.
Gerçekle bağlantısı olmayan sesler işitilebilir. Bazen bu sesler bazı komutlar vermekte, alay etmekte veya kötü sözler söylemektedir. Yine gerçekte olmayan hayaller görülür. Garip şekiller, korkunç yaratıklar olabilir. Hastalar bu ses ve görüntülerin gerçekte olup olmadığını ayırt edemez. Çoğu zaman bunlardan rahatsız olurlar ve korkarlar. Bunları kendi beyinlerinin bir ürünü olarak kabul etmez ve genelde dışarıdan birileri tarafından yapıldığını düşünürler. Bazen bu seslere yanıt verir, konuşmaya başlarlar veya görüntüleri takip ederler. Hastaların bu hareketleri dışarıdan gözlendiğinde kendi kendine konuşuyormuş veya sabit bir noktaya bakıyormuş gibi gelir.
Negatif belirtilerde; toplumsal çekilme, içine kapanma, ilgi ve istek azlığı, kendine bakımda azalma, konuşma ve hareketlerde azalma gibi belirtiler görülür.

Duygulanımda azalma görülür. Hastaların jest ve mimiklerinin azaldığı görülür.Olaylara uygun tepkiler veremezler. Çoğu zaman yüzlerine maske giymiş gibi tepkisiz bir görünüm sergilerler. Bazen de uygunsuz tepkiler verdikleri görülür, ağlanacak yerde güler veya gülünecek yerde ağlayabilirler. Genelde hareketler azalmıştır.
Harekete başlama güçlüğü görülür. İleri evrelerde hareketsiz uzun süre durdukları görülebilir. Bu hareketsizliğin nedeni sıklıkla ileri derecede kararsız kalmakla ilgilidir. Bazen bu uzun süreli hareketsizliğin ardından ani beklenmeyen bir hareketlilik olabilir, hasta yaydan fırlamış ok gibi eyleme geçebilir. Hastalar toplumsal olaylara ilgi ve isteklerini genelde kaybederler. Toplumsal çekilme, okul ve işe devam edememe, arkadaşlardan uzaklaşma, yalnız kalmayı tercih etme sık görülür. Dikkat toplama güçlüğü vardır, hastalar bir konuya odaklanamazlar.

Şizofreni hastalarında saldırganlık sık görülen belirti değildir. Ancak şizofreni belirtileri ortaya çıkmadan önce saldırgan kişiliği olanlarda hastalık ortaya çıktıktan sonra saldırganlık görülebilmektedir. Bunun dışındaki hastalar genelde içine kapanıktır. Şüpheciliği olan hastalar ilaç kullanmıyorlarsa saldırgan olabilirler. Genelde aile içinde veya arkadaş ortamında saldırgan davranışlar gösterirler. Yine alkol ve madde bağımlılığı olan şizofrenlerde saldırganlık görülebilir. Şizofrenide intihar riski normal topluma göre fazladır. Hastaların %10’unda intihar girişimi görülebilmektedir. Hangi hastanın intihar edeceğini önceden kestirmek genelde güçtür.
MEHRİ
MEHRİ
Asil Üye
Asil Üye
Mesaj Sayısı : 99
Yaş : 55
Şehir : istanbul
Puan : 0
Puanlar : 132
Kayıt tarihi : 27/02/10

şizofreni Empty Geri: şizofreni

25/03/10, 03:43 pm
şizofreni tedavisi şizofreni ilaçları



√ Şizofreni nasıl tedavi edilir?
Hekim kontrolünde düzenli ve uzun süreli ilaç tedavisi esastır. Burada kullanılan ilaçlara antipsikotik ilaçlar denmektedir. Son yıllarda hızla artan ilaçlarla bu hastalara eskisinden çok faydalı olunmaktadır. Bu ilaçlar bağımlılık yapmayan ve hastanın tedavisini sağlayan ilaçlardır. İlaçların uyuşturduğu endişesi, bu ilaçların uyuşturucu olduğundan değil, daha ziyade yan etkilerinden kaynaklanmaktadır.

İlaç tedavisi her gün ağız yolu ile alınacak ilaçlarla yapılabildiği gibi, özellikle ilaç uyumu sağlıklı olmayan hastalarda bir-dört haftada uygulanacak depo (uzun etkili) iğnelerle de yapılabilir. Tedavinin etkili olmaya başlaması için yaklaşık iki haftalık süre gereklidir. Bu ilaçlar hastalık belirtilerini çoğu zaman kontrol altına alabilmekte ve kişinin insan ilişkilerini, sosyal ve mesleksel aktivitelerini düzeltebilmektedir. Ayrıca nükslere bağlı hastane yatışlarını da oldukça azaltabilmektedir.

√ İlaçların yan etkileri vardır!
İlaç tedavisi sırasında hem ilaçların etkinliği hem de yan etkiler açısından hastalar yakın şekilde izlenmelidir. Özellikle nörolojik denen yan etkileri hastaları oldukça rahatsız etmektedir. Bunlardan sık rastlananlar; boyunda kasılma, gözlerde kayma, kişinin robot gibi olması, titreme, durduğu yerde duramama, huzursuzluk sayılabilir. Çok uzun süreli kullanım sırasında özellikle ağız çevresinde istemsiz hareketler ortaya çıkabilir ve bu durum kalıcı olabilir.

Bu yan etkiler ilacın değiştirilmesini gerektirebilirler. Ayrıca ağız kuruluğu ve görme bulanıklığı gibi yan etkiler de çok rahatsız edicidir. Bu konuda hasta ve yakınlarının bilgilendirilmesi gereklidir. Sık kullanılan Akineton ilacı ise tedavi amacı ile değil, ilaçların yan etkileri için kullanılan bir ilaçtır. Özellikle hanımlarda memeden süt gelmesi ve adet kesilme problemleri gibi hormonal yan etkilere sebep olabilirler.

√ Yeni ilaçların özelliği nedir?
Son yıllarda kullanıma giren yeni ilaçlar, yan etkileri açısından kullanımı ve ilaç uyumunu oldukça rahatlatmıştır. Atipik antipsikotikler denen bu ilaçlar daha az yan etkiye sahip olmakta, daha az ilaç uyum sorunu doğurmakta ve yaşam kalitesini arttırmaktadır. Ancak çok pahalı olma gibi dezavantajlara sahiptirler.

√ İlaç kullanmama halinde ne yapılır?
İlaç kullanmayı reddetme sık karşılaşılan önemli bir sorundur. Hastalar, genellikle hastalıklarını kabul etmedikleri için ilaç kullanmak istemezler. İlaç reddi çoğu zaman yan etkilerden dolayı olur. Ancak bu böyle değilse, hastalık döneminin başlaması açısından uyanık olmalıdır.

Açık hastalık belirtileri yaşayan bir hasta, ilaç kullanmayı kabul etmiyor ve hekime gitmek istemiyorsa hastaneye yatırılması gereklidir. Bu hastalar, eskiden hastanelerde uzun süre yatarlardı. Depo hastaneleri ortaya çıkmıştı. Uzun dönemler hastanenin kapalı ortamlarında kalırlardı. Artık bu anlayış tamamen değişmiştir. Birkaç haftalık bir tedaviden sonra hasta toparlanır toparlanmaz tedavisi düzenlenerek kendi ortamına gönderilmektedir.

√ Hocalara okutmak, muska yazdırmak fayda sağlar mı?
Çok sık karşılaşılan tedavi hatalarından biri de bu hastaların hocalara götürülmesi ya da muskalarla tedavi edilmeye çalışılmasıdır. Herkes inançları doğrultusunda çareler arayabilir. Ancak şizofreni bir beyin hastalığıdır ve bu tür tedavi arayışları hastaya zaman kaybettirmekte ve hastalığın kronikleşmesine sebep olabilmektedir. Böylece de faydalı olunabilecek hastalara kronikleşmektedir.

√ İlaç tek tedavi midir?
İlaç tedavisi mutlaka gereklidir. Ancak bazı hastalık tabloları elektroşok tedavisinden de çok yarar sağlayabilirler. Hastalık belirtileri kontrol altına alındıktan sonra grup tedavileri, çeşitli davranışçı tedaviler, destekleyici yöndeki yaklaşımlardan yararlınabilir. Bu tedavilerden ilacını düzenli alan hastalar faydalanabilmektedir.

Kişinin iç dünyasındaki karışıklığı düzeltecek, toplum içindeki yalnızlığını kaldıracak, kaybetmekte olduğu yetenek ve becerilerini yeniden kazandıracak, bozulmuş iletişimi yeniden kurabilmesine imkan verecek tedavi yaklaşımlarının kullanılması gereklidir.
MEHRİ
MEHRİ
Asil Üye
Asil Üye
Mesaj Sayısı : 99
Yaş : 55
Şehir : istanbul
Puan : 0
Puanlar : 132
Kayıt tarihi : 27/02/10

şizofreni Empty Geri: şizofreni

25/03/10, 03:53 pm
ŞİZOFRENİ NEDİR ?
Şizofreni Nedir ?
Şizofreni,insanın düşünce, duygu ve davranışlarında, kendisinin ve çevresindekilerin yaşantısını önemli ölçüde etkileyen birtakım değişikliklere sebep olan rahatsızlıktır. Bu değişiklikler geçici ya da kalıcı olabilir.
Şizofreni kelimesinin anlamı nedir?
Şizofreni (schizo-phrenia) kelime olarak zihin bölünmesi anlamna gelmekle birlikte bu, 1900'lü yılların başlarında kullanılan eski bir deyimdir. Günümüzde şizofreni kelimesi zihin bölünmesi ya da kişilik yanılması anlamında kullanılmamaktadır. Yine eski dönemlerde şizofreni' ye "erken bunama" denmişse de bu tanımlama da bugün terk edilmiştir.
Şizofreninin sebebi nedir ?
Sebebi kesin olarak bilinmemekle birlikte kalıtımın, biyokimyasal, ruhsal, toplumsal, çevresel etmenlerin şizofreninin ortaya çıkışında rolü olduğu bilinmektedir. Şizofreninin, biyolojik yatkınlığı olan bir insanda, bir dış etmenin gerilim oluşturan etkisiyle ortaya çıktğı söylenmektedir.
Daha çok ne zaman ortaya çıkıyor ?
Şizofreni 15-35 yaşları arasında ortaya çıkar. Toplumda ortalama yüz kişiden birinde görülür. 40 yaşından sonra ise nadiren rastlanmaktadır.
Doğuştan mı gelir ? Irsi midir ?
Şizofrenide kalıtımın rolü vardır. Babada ya da annede şizofreni varsa çocukta olma oran %10-12'dir. Yani onda bir ihtimaldir. Eğer uzak akrabalarda şizofreni varsa çocukta şizofreni görülme oran yirmide bir ihtimale kadar düşer. "Şizofrenisi olan birinin çocuğu da kesinlikle şizofreni olacak" demek bu nedenle yanlıştır.
Evde şiddete maruz kalan şizofreni olur mu ?
Hayır. Evde kötü muameleye uğramak tek başına şizofreni nedeni sayılmamaktadır.
Çok okumaktan veya çok çalışmaktan olur mu ?
Hayır.
"Kara sevdaya düştü de hastalandı" denir.
Çok sevmek, eza cefa çekmek şizofreninin nedeni değildir. Ama ortaya çıkmasında diğer etmenlerle birlikte rol oynayabilirler.
Şizofreni olunca akıl gidiyor mu ?
Hayır.
Şizofreniyi nasıl farkederiz ?
Şizofreni kendisini insanın dış görünümünde, konuşmasında, duygularını ifade etmesinde, davranışlarında ve düşüncelerinde yaptığı değişiklikler ve bunların toplumsal yansımalarıyla belli eder.
Şizofrenisi olan bir insanın dış görünümünde ne gibi değişiklikler olur?
Giyim kuşama özen, kendisine bakım azalabilir. Ve alışıla gelmişin dışında giyim görülebilir. Bazılarında yüz ifadesi donuklaşır. Bazı kimselerin ise dış görünümünde rahatsızlık öncesi ve sonrasında herhangi bir farklılık olmayabilir.
Duygular da değişir mi ?
Mimikler ve jestlerde azalma, çevrede olup bitenlere karşı ilgisizlik görülebilir. Ancak bu durum o insanın duyguları olmadığ anlamına gelmez. Burada söz konusu olan duyguların dışa vurumunda sorun olmasıdır. Yüz ifadesinde herhangi bir donukluk olmaksızın bazı kimselerin duygusal çökkünlük, bunaltı, endişe, kaygı ya da öfke içinde oldukları gözlenebilir.
Nasıl konuşurlar ?
Şizofreni aramızdan insanların, eşimizin, çocuğumuzun, akrabalarımızın yaşayabileceği bir rahatsızlıktır. Bu nedenle şizofrenisi olan insanları bizden tamamen farklı bir tür olarak görmememiz gerekir. Şizofreni için yüzde yüz tipik olan bir belirti yoktur. Konuşma da bunlardan biridir. Bazen konuşmada bir dağınıklık görülmez, konuşma anlaşılır bir çerçevededir ve rahatlıkla diyalog kurmaya imkan verir. Bazılarında ise dağınık ve muğlaktır, yer yer kopmalar içerir. Kendisine özgü anlamı olan sözcüklerle , gereksiz ayrıntılarla doludur, belirli bir mantık örgüsünü izlemez, sözcükler arasında anlam bütünlüğü kurulamayabilir.
Davranışlarda ne gibi değişiklikler olur ?
Yalnız yaşamaya, toplumsal yaşantıdan elini eteğini çeklemye doğru bir eğilim ortaya çıkabileceği gibi tam tersine yakınlarna bağımlılıkta artma görülebilir. Toplumsal normlar çerçevesinde dışardan bir bakışta amaçsz ve anlamsız gibi görünen davranışlar bulunabilir. Yerinden hiç hareket etmeme, devamlı bir noktaya bakarak hiç konuşmama ya da işbirliği kurma taleplerini sürekli olarak karşılksız brakma görülebilir. Özellikle rahatsızlığın alevlendiği dönemlertde banyo yapmak, traş olmak, makyaj yapmak gibi günlük alışkanlıklarda değişme gözlenebilir. Kimi zaman mal mülke, kendisine de can güvenliğine yönelik saldırganlığa normal kabul edilenlerden daha fazla oranda rastlanmaktadır.
Şizofrenisi olan bir insanın düşüncesi nasıldır ?
Bazıları başkalarndan zarar görecekleri endişesi içinde takip edildiklerini, öldürüleceklerini, insanların kötü maksatla kendileriyle uğraştıklarını düşünebilirler. Bu nedenle dışarı çıkmaktan korkabilir eve kapanabilirler, zehirleneceklerini düşünerek yemek yemeği ilaç içmeyi red edebilirler.
Bir kısmı kendileriyle ilgili yayın yapıldığı düşüncesiyle televizyondan, gazetelerden rahatsız olabilir ya da düşüncelerinin çalndığını, okunduğunu iddia edebilirler. Kimileri ise kendi bedenleri ile dış dünya arasındaki sınırın silindiğini, bedensiz olduklarını, varolmadıklarını ya da ellerinin, yüzlerinin ve vücutlarınn diğer bölümlerinin değiştiğini ve onların kendilerine ait olmadığını düşünebilirler. Bazı olağanüstü yetenekleri olduğunu söyleyebilirler. Emreden, hakaret eden, haraketlerini yorumlayarak yönlendiren hayali sesler duyduklarını ya da kendi düşüncelerinin dışardakiler tarafından duyulduğunu iddia edebilirler. Bu seslere yanıt vererek karşılarında biri varmışcasına kendi kendileriyle konuşabilirler. Uyanıkken gözlerinin önüne çeşitli görüntülert geldiğini ifade edebilirler. Şizofrenisi olan insanların kimi zaman bütün bunlardan şikayetçi oldukları kimi zaman da bunlar gerçekmiş gibi yaşadıkları ve ona göre davrandıkları görülebilir.
Bu belirtiler şizofrenide her zaman bulunur mu ?
Hayır. Bu belirtiler sıklıkla alevlenme dönemlerinde görülür.
Belirtilerin bir iki tanesi bir insana şizofreni demeye yeter mi ?
Hayır. Gazetede okuduğumuz, televizyonda gördüğümüz sağlkla ilgili haberlerden hemen sonra aynı sorunları bizimn de yaşadığımız kanısına kapılıp telaşlanırız. Şizofrenide belirtilerin nitelikleri ve süreleri toplumsal yaşantıda yol açtıkları değişiklikler çok önemlidir. Adlandırmayı şizofreni üzerinde uzun yıllar kuramsal ve pratik eğitimden geçerek sorumluluk almış insanların yapması gerekir.
Şizofreni nasıl tedavi edilir ?
İlk aşama, hekim danışmanlığında uzun süre düzenli olarak sürüdürülmesi gereken ilaç tedavisidir.
İlaç hemen etki edermi ?
İlaçların düzenli kullanımda beklenen etkiyi sağlaması için iki-üç haftalık bir süreye ihtiyaç vardır.
İlaçla tedavide amaçlanan nedir ?
İlaçla tedavi, rahatsızlığı çoğu zaman tamammen iyileştirmemekle birlikte, şizofreni belirtilerini yatıştırmakta, kontrol altında tutmakta, kişiyi çevresindekilerle ilişkilerinde daha iyi bir konuma getirmekte, nüsklere bağlı sık hastane yatışlarının önüne geçerek kişinin evinden, ailesinden, alıştığı ortamdan uzak kalmasını önlemektir.
İlaçlar her gün alınmak zorumda mıdır ?
Şizofreninin ilaçla tedavisi her gün düzenli olarak ağızdan alınacak ilaçlarla yapılabileceği gibi iki-dört haftada bir kalçadan yapılan iğnelerle de benzeri bir etki sağlanabilir.
Yan etkileri nelerdir ?
En sık rastlanan yan etkileri: Gözlerin yukarı kayması: belde-boyunda kasılma: ağızda tükrük salgısının artması: halk arasında " robot gibi oldu" diye tanımlanan yüz ifadesinde donukluk ve hareketlerde yavaşlama hali: huzursuzluk içinde yerinde duramama ve sürekli hareket etme isteği: elde ayakta titremeler: güneş ışığına aşırı duyarlılık: görme bulanıklığı gibi belirtilerdir. İlaç kullanmaya başlamadan evvel ilacın yan etkileri hakkında hekimden bilgi istemek her insanın doğal hakkıdır.
Şizofrenide kullanılan ilaçlar bağımlılık yapan, uyuşturucu ilaçlar mıdır?
Bu ilaçlar uyuşturucu değildir. Bağımlılık yapmazlar. Sık sık dile getirilen "ilaçlar uyuşturuyor" düşüncesi bu ilaçların uyuşturucu olduğu anlamında değil ilaç alanların ilacın etkisine bağlı olarak yaşadıkları duyguları sıklıkla " uyuşukluk" olarak tanımlamalarıyla ilgilidir. Biperiden "Akineton" ise şizofreninin tedavisinde değil, şizofreni ilaçlarının yan etkilerini gidermek için kullanlmaktadır. Tedavide kullanılmaya başlayan yan etkileri düşük ilaçlarla birlikte artk Akineton gibi kötü kullanıma açık ilaçlara gereksinim azalmaktadır.
Şizofrenide ilaç tedavisi tek çare midir ?
Hayır. Şizofreni rahatsızlığının tedavisinde ilaç tedavisi mutlaka gerekir. Ama yanı sıra diğer tedavi yöntemlerinin uygulanmasında yarar vardır.
Diğer tedavi yöntemlerti nelerdir ?
Şizofrenisi olan insanların ve ailelerinin ayrı ayrı bir araya gelebileceği grup tedavileri, çeşitli davranışçı tedavi yöntemleri, destekleyici yöndeki tedavi yaklaşımları, ailelere yönelik bilgilendirme toplantıları da en az ilaç tedavisi kadar önemlidir.
Şizofreni teşhisi konmuş bir insan evlenebilir mi, evlendirilirse iyileşir mi ?
Şizofrenisi olan bir insanın aktif rahatsızlık dönemi dışındayken evlenmesinin önünde herhangi bir engel yoktur. Evliliğin şizofreniyi iyileştireceği düşüncesi ise toplumda sık rastlanan yanlış bir düşüncedir.
Hocalara okutmak, kurşun döktürmek iyileştirir mi ?
Herkesin inançları doğrultusunda derdine çare araması doğaldır. Ancak şizofreni üzerinde hekimlerin yıllardır uğraş verdiği, tıbbi tedavi imkanları hızla çoğalan bir rahatsızlık olup çareyi hocalarda aramak sadece zaman kaybına yol açar.
Peki şizofreninin gidişatı nasıldır ?
Şizofreni rahatsızlığının belirtileri insandan insana değiştiği gibi aynı insanda zaman içinde de farklılık gösterir. Şizofreninin üçte ikisinde tahatsızlık kısa süreli alevlenmelerde düzelme dönemleri arasındaki tekrarlar halinde görülmektedir. Günümüzde rahatsızlığın gidişatında olumlu bir değişiklik olduğu gözlenmektedir.
Bu ne anlama gelir ?
Eskiden şizofrenisi olan insanlar uzun yıllar boyunca hastanalerin kapalı ortamlarında tutulmaktaydır. Bugün ise rahatsızlığın alevlendiği dönemlerdeki kısa süreli yatışlar haricinde artık çoğunlukla ayaktan tedavi uygulaması geçerlik kazanmıştır.
Şizofreni tamamen iyileşir mi ?
Şizofreni tanısıyla tedavi olan insanların beşte birinde zaman içinde belirtilerin tamamen ortadan kaybolduğu saptanmştır. Ancak bu düzelme rahatsızlık öncesi işlevsellik düzeyine yani en başa dönmeyi çoğu zaman sağlamamaktadır.
Toplumsal yaşama nasıl yansır ?
Şizofreni toplumdan uzaklaşmaya, yalnız başına bir yaşama yol açabileceği gibi bazıları rahatsızlıklarına rağmen toplumsal ilişkilerini bir ölçüde koruyabilir, mesleklerini sürdürebilirler. Rahatsızlığı olan insanların yakınları utanç ya da suçluluk yaşayabilirler. Rahatsızlığın oluşumunda kendilerinin geçmişte yapmış olduklarını düşündüklerini yanlışlıkların payı olduğunu düşünebilirler ya da rahatsızlığın çevrelerinde yarattığı etkilere bağlı olarak utanç duygularına kapılabilirler. Aile şizofreniye kendisinin neden olduğuna inanırsa şizofrenisi olan ferdini gizlemeye, komşularından, yaklın çevresinden saklamaya çalışır. Tahatsızlığı yaşayan insanların bunu hisdetiği noktada ailelerine karşı öfke duymaları ve giderek dajha fazla içlerine kapanmaları söz konusudur.
Peki ne yapmak gerekir ?
Şizofreninin bir suç ya da ceza değil biyolojik yönleri ağr basan bir rahatsızlık olduğunun ve kişinin yeteneklerinde ksmi kısıtlamalara yol açabileceğinin öncelikle kabul edilmesi gerekir. Bu da şizofrenisi olan insan üzerindeki beklenti yükünün, aile baskısının azalmasında olumlu rol oynar.
Ailenin tavrı nasıl olmalıdır ?
Açık ve net bir ilişki kurmak gereklidir. Genelde Şizofrenisi olan insanlarla en iyi geçinenlerin onlara en doğal davrananlar olduğu bilinmektedir. Aynı anda birden fazla istekte bulunmadan düşüncelerini değiştirmek için onları sürekli ikna etmeye çalışmadan, ailece topluca yapılan yemek yeme, misafir ağırlama, televizyon izleme gibi faaliyetlere sürekli olarak katılmaya zorlanmadan, yalnız kalma ya da odalarına çekilme isateklerine duygusal mesafelerine saygı duyarak davranmak gerekir.
Ailenin davranışları tedaviyi etkiler mi ?
Evet. Kesinlikle. Aile ortamında her yaptklarına karışılan, sürekli öfke dolu davranışlara, eleştirilere maruz bırakılan insanların ilaçların düzenli olarak kullansalar bile sık sık rahatsızlandıklar görülmektedir. Bu nedenle tedavide ailenin bilgilendirilmesi büyük önem taşımaktadır.
avatar
timuçin
Usta Üye
Usta Üye
Mesaj Sayısı : 524
Yaş : 41
Şehir : .
Puan : 0
Puanlar : 973
Kayıt tarihi : 13/12/09

şizofreni Empty Geri: şizofreni

29/03/10, 09:58 pm
.


En son timuçin tarafından 10/05/10, 11:53 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
avatar
timuçin
Usta Üye
Usta Üye
Mesaj Sayısı : 524
Yaş : 41
Şehir : .
Puan : 0
Puanlar : 973
Kayıt tarihi : 13/12/09

şizofreni Empty Geri: şizofreni

29/03/10, 10:00 pm
.


En son timuçin tarafından 10/05/10, 11:53 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
avatar
timuçin
Usta Üye
Usta Üye
Mesaj Sayısı : 524
Yaş : 41
Şehir : .
Puan : 0
Puanlar : 973
Kayıt tarihi : 13/12/09

şizofreni Empty Geri: şizofreni

29/03/10, 10:05 pm
.


En son timuçin tarafından 10/05/10, 11:54 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
avatar
timuçin
Usta Üye
Usta Üye
Mesaj Sayısı : 524
Yaş : 41
Şehir : .
Puan : 0
Puanlar : 973
Kayıt tarihi : 13/12/09

şizofreni Empty Geri: şizofreni

29/03/10, 10:08 pm
.


En son timuçin tarafından 10/05/10, 11:54 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
kara sevda
kara sevda
Acemi Üye
Acemi Üye
Mesaj Sayısı : 18
Yaş : 41
Şehir : istanbul
Puan : 0
Puanlar : 22
Kayıt tarihi : 29/04/10

şizofreni Empty şizofreni..?

29/04/10, 03:42 am
şizofreni: çoklu kişiliktir bence. kainatta kaç milyar kişi varsa o kadar kişiliği vardır. o an hangisini seçerse o dur. kendisi hariç.

şizofreni: kabullenmeyip kaçacak kadar basit değildir. kaçsanda oda seninle gelir. çünkü kaçma planınıda kaçma isteğinide o yapıyor. fakat kederlere dalacak kadarda kalıcı değildir. nasıl olsa onunda ömrü var. biraz daha dayan kelimesi buna terstir çünkü o dayanılacak bir acı değildir baş edilemez.
o halde gönüllü şizofren olmalıdır. çünkü şizofreni utanılacak bir hastalık değil gurur duyulacak bir kişiliktir.
kara sevda
kara sevda
Acemi Üye
Acemi Üye
Mesaj Sayısı : 18
Yaş : 41
Şehir : istanbul
Puan : 0
Puanlar : 22
Kayıt tarihi : 29/04/10

şizofreni Empty Geri: şizofreni

29/04/10, 03:45 am
bu sözler bu garib kişiye yani bana aittir. devamı inşeallah gelecekitir.
avatar
timuçin
Usta Üye
Usta Üye
Mesaj Sayısı : 524
Yaş : 41
Şehir : .
Puan : 0
Puanlar : 973
Kayıt tarihi : 13/12/09

şizofreni Empty Geri: şizofreni

29/04/10, 02:25 pm
.


En son timuçin tarafından 10/05/10, 11:53 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
kara sevda
kara sevda
Acemi Üye
Acemi Üye
Mesaj Sayısı : 18
Yaş : 41
Şehir : istanbul
Puan : 0
Puanlar : 22
Kayıt tarihi : 29/04/10

şizofreni Empty Geri: şizofreni

03/05/10, 12:14 am
hoşbulduk.
Sayfa başına dön
Similar topics
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz