küçük paylaşımlar...

...
yorgunluk belirtisiydi
ya zaman yavaş akıyordu
yada zamanın gerisinde kalmıştım
oysa ilk sevmelerim değildi
son olsun istiyordum
oda olmadı
beraberken hızla akan zaman
ayrılınca yavaş akar oldu
yada artık bu zamanda olmak isyemiyordum
hayatmı yordu beni
benmi yorgun başladım
...
eskici

...
sadece sevmiştim onu safça kalpten kendimi saklamadan herşeyimi paylaşarak ama aramızda biraz sorun olunca ben hariç kimsenin normal kabul etmediği rahatsızlıklarımı ön plana koyması beni sorgularken kendini görmemesi öyle bir tahribat yarattıki en sonunda haklımıydı acaba diye düşünmeye başladım dile getirmediğim zaman kimsenin anlayamıcağı ama kendimi saklayamamdan olsa gerek ki en sevdiğim yanım budur bedeli ne olursa olsun bahsettiğim noktadan sonra karşımdaki kim olursa olsun sevdiğim kişi bile olsa ön yargıyı hiç indirmiyor düşünce penceresinden ben bu halimle yaşamaya alışmışken neden anormal davranışlar beklenir yoksa karşımıza çıkan insanlar bizleri ayna olarak görüp kendi içselliklerinden utanırlarmı bilmiyorum fakat anlamaya ve anlaşılmaya çalışıyorum galiba...

...
yarım kalan aşklarla inasanlarda yarım kalırmış yarım insan olunduktan sonra tamlamasını bulmak o kadar zordurki kırmızı karlar yağse bile acaba der yağan karı boya analizine gönderdiniz heralde
başladığım işi mesleki anlamının dışında bitirdiğimi hatırlamıyorum rakının bile yarısını içince sızıp kalıyorum elim burkulsa topallarım ama sağlam bir dayanak arar olurum nedenini bazen düşündüğüm olsada yarı normal yarı deli olduysanız inanın tam olamıyorsunuz
hayelleriniz yarım kalır düşleriniz yarım kalır sevinçleriniz yarımdan da öte çeyrek kalır kendinizi bir elma gibi düşünür yarısını ararsınız zühreden habersiz tam bulduğunuzu sanırsınız diğer yarınızın yendiğini fark edersiniz
ve günün sonunda bir bakarsınızki yolun yarısına gelmişsiniz son anda giderken geçmiş zamanları dante gibi örersiniz ömrünüzün yarısı dolmustur...

duygularını ne güzel dile getirmişsin öyle, keyifle okudum eline emeğine sağlık.

içimde dolaşan biri var
gündüz uyuyor gece geziyor
ben ağlayınca o gülüyor
ben susunca şarkı söylüyor
sonbaharda denize girmek
yazın kardan adam yapmak istiyor
içimde biri var beni dinlemiyor
bir güzele sevdalanmış
güzelin haberi yok
banada söylemiyor kim olduğunu
içimde biri var
hayat dolu gözleri pırıl pırıl
bana hiç mi hiç benzemiyor...

hımm. bunuda beğendim

bir istanbul masalı...

köpek oldum, baş düşmanım kediyle
aynı çöpten beslenen
kuş oldum, arabalar arsından maydanlara inip
kırıntılarla beslenen
taş oldum, dağ başlarından gelip
kaldırımlarda ayak altı olan
çocuk oldum, yıldızları yorgan yapıp
sokaklarda yatan
düş oldum, evsizlerin rüyasına girip
saraylardan atılan
aşık oldum, ölümüne sevdalanıp
platoniğe sürülen
deli oldum, bu köhne dünyada hor görülüp
ötekinde masum sayılan
mülteci oldum, kendi ülkesinden kovulup
kendi içinde sürgün olan
güvercin oldum; barışın simgesi sayılıp
voltalarda uçurulan
kerem oldum; aslı yı ararken
surette kaybolan...

26 nisan 09
eskici

ben bir şiir biliyorum o da şöyle tabi bu bir kısmı.ayrıca çok kolay ezberlenir.

"ben dünyaya karşı durmak ile meşhurum
olma. yokluğun bulunmama larcivert lavlar akıtır.
nasıl çekip gitmiş bir şaman
çekip gitmiş bir şaman değilse en çok
benim gibi sonsuz bir at
hiç koşmuyorken de attır"

hangi taraftaydı tarafsızlığımız
tarafsızlıkta bir tarafmıydı
hadi t yi attık gidilecek yer arafmıydı
bakıyorum şaşkın şaşkın etrafıma
her taraf etrafım değilmiydi...
bazen gülüyorum gazetelerdeki
kimliğimi kaybettim hükümsüzdür ilanlarına
kim olduğumuzu arama yolunda
nasıl bir medet umarızki başkalarından
bulsun diye kim olduğumuzu
kim verebilirki hükmümüzü
mesele de biraz bu değilmi
kimlikler kaybeder kimlikler buluruz
ben kimim sen kimsin diye sorarız
beynin satır aralarına ilan vermektense
yüreğimizin içindeki manşete göz atmamız yeterli değilmidir...
...

ESKİCİ BU ŞİİRLERİ SEN Mİ YAZIYORSUN.BEN DE BAŞARILI BULDUM.

merhaba asuman eğer alıntı yaparsam muhakkak belirtirim yazdıklarıma gelince naçizane elimden geldiğince duygu ve düşüncelerimi paylaşmaya çalışıyorum beğendiğine sevindim...

.

yazılarınız anlamdolu,bana pek şiirsel gelmedi... efendim.
bi insan yaşam ile ölüm arasında sıkışıcakki kendini tanıyabilsin,ifade edebilsin...kendine bianlam yüklüyebilsin...
budabenim bakışaçım efendim...
umarım yanlışanlaşılmam...

SEN Mİ YAZIYORSUN DEDİM DİYE KUSURA BAKMA.HAKLISIN SENİN OLMASA BELİRTİRDİN.BEN DE UYGUN GÖRÜRSEN, ŞİİRLERİNİ BİZİMLE PAYLAŞMAYA DEVAM ETMENİ İSTERİM.

paylaşmaya çalışıyorum mümkün olduğunca da paylaşırım evet bende açık söyleyim şiir olarak görmüyorum yazmaya başladığım an aklımdan geçenleri yazma dilinde olduğu gibi noktalama işaretleriyle kesmeden konuşurcasına dillendiriyorum sağlıcakla kalınız...

bir gece vardır birde gecenin öteki yüzü
birinde seni düşünürüm diğerinde senle olurum
sen sonsuzlukta olsan da
ben öteki yüzde seni bulurum...

KEŞKE DUYGULARIMI BU KADAR GÜZEL İFADE EDEBİLSEM BEN DE.TEBRİKLER.

ediyorsun zaten kendine haksızlık etme...
benim kendimi yazı dilinde ifade etmeye başlamam hastalığım süresinde oldu öncesinde yoktu atak dönemlerinde yazma imkanım varsa sürekli yazıyorum ne oluırsa aklıma ne gelirse kendi kendime konuşmamım başka boyutu olsa gerek...

şizofren sevdalanmalardan
yalnız panik ataklardan
depresif hayıflanmalardan
platonik aşklardan
ve en önemlisi günün birinde
akıllanmaktan
korkuyorum...

.

ı feel in the alr,like dust in the alr alittle game
the city is on fire
whols the real criminal !?
ignorance is fault
the west is a fault
ı don't wanna feel guillty!?

.

ölüm nedir anne gözlerin kapanması mı
ölüm nedir ki anne kalbin durması mı
ölüm nedir ki anne cansız bie beden mi
ölüm bunların hiç biri değil anne
ölmüş olsaydım yazamzdım ki bunları
ama ölümü özlüyorum anne
ölmeyi özlemek nedir
kaçmak mı kendinden
bıkmak mı yaşamdan
işsizlikten parasızlıktan
ve dahası aşksızlıktan mı
yok anne yok hiçbiri değil
her gün her saat ölüyorsa açlıktan afrikada çocuklar
ölüyorsa filistinde çocuklar
ölüyorsa taş atan çocuklar
hakkaride mardinde şırnak ta ve istanbul da
köşe başlarında arka sokaklarda ölüyorsa çocuklar
anne ben özlüyorum ölümü
onlarla bir yüreğim yok oluyor
elim kolum bağlı
sadece yazmak söylemek yetmiyorsa
ölümü durdurmaya
anne bende gitmek istiyorum
bu şehirden bu jayattan
seni almadan sevdiğmi almadan
boğuluyorum yaşamsal acılarla
boğuluyorum öznel sancılarla
anne ben yapamadım
insanca yaşayamadım
özür diliyorum senden
izninle gidiyorum
en şizofren halimle...
...